Emperyalistlerin ne yapak istedikleri artık iyice belli eder
oldu kendini. İç ve dış politikada yaşanan gelişmeler hangi yöne doğru
gittiğimizin açık göstergesi haline geldi. Durum böyle olunca atılacak hamleleri görmemek için kör olmak gerekiyor.

Maalesef ben o kör olanlardan değilim.
“Soykırım ve Melle Meselesi Neye Hizmet Ediyor?” adlı yazımda Sözde Ermeni Soykırımı’nın yasalaşacağını, tasarı Fransa Meclis’inden geçtikten hemen
sonra yaklaşık iki ay önce söylemiştim. Fransa, Ermeni Soykırımı’nı kabul etmeliydi çünkü zamanlama
olarak bu yasanın geçmesi bir taşla iki kuş vurmak demekti. Birinci kuş, bu
yasayla Türkler köşeye sıkıştırılıp vurulacaktı; ikinci kuş ise emperyalist
güçlerle bağlantısı sezilen Türkiye’deki iktidarın iç politikadaki eli güçlendirilerek
vurulacaktı. Bu iki önemli nedenden dolayı Ermeni Soykırımı kabul edilmeliydi.
Yazımda Türkiye’deki iktidarın iç politikada elini güçlendirmek için Fransa’nın
bu yaptırımına karşı Cezayir Soykırımı’nı kullanacağını yazmıştım. İktidarın bu
olayı kullanması gerekiyordu, çünkü Suriye ve İran’a karşı girişilecek
operasyonlarda böylesi itici bir güce ihtiyaç vardı. Milliyetçi duyguları
harekete geçirmek için bulunmaz fırsattı. Bahsettiğim bu durum henüz
gerçekleşmemiş olmasına rağmen yakında gerçekleşirse hiç şaşırmayın derim
Yukarda anlattığım iktidarın
Cezayir Soykırımını kullanacağı meselesinin kesin olarak gerçekleşip
gerçekleşmeyeceğini bilemediğinden öncelikli amacın Türkiye’yi köşeye
sıkıştırmak olduğunu görünce bazı tahminlerin çıkıp çıkmayacağını ancak zaman
gösterebilir demekle yetinebiliyorum. Yine
de rahatlıkla gelecekle ilgili işaretleri görebildiğimi söyleyebilirim. Bu
işaretleri ve parçaları makalelerimde vereceğim. Yeşil Dokunuş’un yazılarını okudukça sizlerin
de bu parçaları birleştireceğinden ve olacakları göreceğinizden şüphem yok. Yeni yazılarda görüşmek dileğiyle...
Not: Yukarıda bahsettiğim “Soykırım ve Melle Meselesi Neye Hizmet Ediyor?” adlı yazıma aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:
Yeşil Dokunuş